Koaceli’de bulunan Bekaert fabrikalarında alınan grev kararlarının ulusal güvenliği bozucu nitelikte görülerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 60 gün mühletle ertelenmesine karşın emekçiler bugün öğlenden sonra fabrika önüne çıkarak grev çadırlarını kurdu ve ‘Bu işyerinde grev var’ pankartını astı.
Belçika menşeli Bekaert’in Koaceli’de bulunan Bekaert İzmit Çelik Kord Sanayi AŞ ile Bekaert Kartepe Çelik Kord Sanayi AŞ şirketlerinde sendikalar tarafından alınan ve yaklaşık 1000 emekçiyi kapsayan grev kararları 60 gün müddetle ertelendi.
Kararın akabinde Birleşik Metal İş Sendikası bir açıklama yaparak, “İşçiler bu hukuksuz grev yasağını tanımayacak Anayasanın ve milletlerarası kabul edilen kanunların kendisine verdiği hakkı kullanarak yasal grevini başlatacaktır” dedi.
İŞÇİLER YASAĞA KARŞIN GREVE BAŞLADI
Sendikanın kararıyla birlikte yasağa aldırmayan çalışanlar saat 11.30 prestiji ile alkışlar ve ıslıklarla eşliğinde grev yapmak için yürüyüşe geçti.
İşçiler yürüyüş sırasında ‘Yaşasın onurlu mücadelemiz’, ‘İşçiler asker, işverenlere huzur yok’, ‘İşgal, grev direniş’ sloganları attı. Bekaert fabrikası önünde toplanan emekçiler, yağmura aldırış etmeden grev çadırını kurdu.
GREVE YAPAN EMEKÇİLERE CHP VİLAYET LİDERİNDEN TAKVİYE ZİYARETİ
İşçilerin hareketine CHP Kocaeli Vilayet Lideri Harun Özgür Yıldızlı da dayanak verdi. Yıldızlı, Birleşik Metal İş Genel Lideri Adnan Serdaroğlu ile birlikte açıklama yaptı.
İşçilerin haklı taleplerinin yanında olmak için grev alanında olduğunu söyleyen Yıldızlı, “İşçiler anayasal hakkı olan grev hakkını kullanıyor burada. Biz de sonuna kadar personelin, işçinin hakkını savunmak için onlara dayanak vermek için yönetici arkadaşlarımızla birlikte buradayız” diye konuştu.
“BU ÇABAYI SONUNA KADAR SÜRDÜRECEĞİZ”
Birleşik Metal İş Genel Lideri Adnan Serdaroğlu ise bugün grev aksiyonuyla tarihi bir çabayı başlattıklarını belirterek, “Hem iş verenin tavrına karşı, hem de hükümetin grev yasağına karşı arkadaşlarımız yol açıcı bir gayret ortaya koymuşturlar. Elbette kolay değil” dedi.
Serdaroğlu, “Bu kadar sessiz bir toplum yaratıldığı, herkesin kabuğuna çekildiği, her şeyin uygunmuş üzere gösterilip onun kabullenildiği bir toplumda olmaya karşı, haksızlıklara karşı direnen bir metal emekçisinin bu haklı uğraşını ve sesini biz duyurmaya çalışıyoruz. Bize dayanak veren siyasi partilerimizle, sendikalarımızla birlikte bu çabayı sonuna kadar kararlılıkla sürdüreceğiz” diye konuştu.
“SİZ KİMSİNİZ Kİ BİZE GÖZDAĞI VERECEKSİNİZ?”
Serdaroğlu, fabrika önünde grev yapan personellere yaptığı konuşmada ise şu tabirleri kullandı:
“İşçileri zorla içeri sokarak çalıştırıyorlar. Bizden yarım saat evvel iş başı yaptırıyorlar ki, bize gözdağı vermeye çalışıyorlar. Siz kimsiniz ki bize gözdağı vereceksiniz? Bizim hayatımız grev uzunluklarında geçti. Bu sendika grevi en çok yasaklanan sendikadır.
Bu sendika, hukukun sonuna kadar bu ülkede alınan kararları iptal ettirmeye çalışan sendikadır. Bu sendika hükümete, Anayasa Mahkemesi’nden sendikamıza 50 bin lira tazminat ödettiren bir sendikadır. Sen kimsin ki orada çalışanları zorla işbaşı yaptırarak buradaki insanlara gözdağı vermeye çalışıyorsun.
Bu kadar insan bu yağmur altında, mağduriyet yaşattığınızın farkında mısınız? Toplu mukaveleler, çalışanların kayıplarının telafisi ve gelecekle ilgili ortaya çıkacak durumlara nazaran fiyatların arttırılması manasına gelir.
Biz burada iki yıllık devirde yaptığımız kontratlarda bunu sağlamaya çalışıyoruz. Bizim talebimiz var olan fiyatların üzerine yüzde 130 artırım yapılması. Patron bize şu anda yüzde 50’lik bir sayı öneriyor. Bu yerde muahede talihimizin olmadığını ve grev hakkımızı kullanacağımızı iletmiş olduk.”
SENDİKA CUMHURBAŞKANI KARARININ İPTALİ İÇİN DAVA AÇTI
Öte yandan Birleşik Metal İş Sendikası, Cumhurbaşkanı karının iptali ve yürütmenin durdurulmasına karar verilmesi talebiyle Danıştay’da dava açtıklarını duyurdu.
Sendikadan yapılan açıklamada şöyle denildi:
“Bekaert İzmit Çelik Kord. San. ve Tic. A.Ş. İşyerinde uygulanmasına başlanacak grevin ertelenmesine ait Cumhurbaşkanlığının kararı Anayasa ve ülkemiz tarafından imzalanan memleketler arası mukavelelere alışılmamış olduğundan, iptali ve davalı yönetimin savunması beklenmeksizin öncelikle yürütmenin durdurulmasına karar verilmesi talebiyle Danıştay’da dava açtık.”